top of page

21/08/2007 ile 22/09/2011 Tarihleri Arasında İhtiyaç-Taşıt-Konut Kredisi Kullananlar İçin Tazminat D


2013 yılında Rekabet Kurulu tarafından Türkiye’de faaliyet göstermekte olan 12 bankanın mevduat, kredi kartı ve kredi hizmetleri konusunda birbirleriyle anlaşma ve uyumlu eylem içerisinde bulunarak 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’un 4. Maddesini ihlal etmiş oldukları yani özetle rekabeti ihlal ettikleri tespit edilmiştir. Söz konusu karar vakti zamanında kamuoyunda da oldukça büyük bir tepki toplamıştır.


Faiz oranlarının müşterilerin bir bankayı tercih etmesinde en büyük kriter olduğu rahatlıkla söylenebilir. Hal böyle iken bankaların kendi aralarında anlaşıp belirli bir faiz oranının altına inmemeleri apaçık bir rekabet ihlalidir. Bankaların söz konusu faiz oraları üzerinde anlaşmış oldukları yapılan soruşturma kapsamında belgelerler sabit bir hal almıştır.


Ne yazık ki söz konusu durumun etkileri sadece piyasadaki rekabetin bozulması ile kalmamıştır. Yaratılan piyasa koşullarından en çok tüketici, tacir ve kamu kurumları etkilenmiştir. Etkilenmiştir ancak bu süreçte yaratılan zarar hem geçen zamanın etkisiyle hem de Rekabet Kurulu kararına yönelik bankaların yargı yoluna başvurması nedeniyle bir sürüncemeye girmiştir.


Bankalar öncelikle Ankara 2.İdare Mahkemesi’nde yargı yoluna başvurmuşlardır. Ankara 2.İdare Mahkemesi ‘…söz konusu anlaşma ve uyumlu eylemlerin tarafı olan davacı bankalar Rekabet Kanunu’nun 4. Maddesini ihlal etmiştir..’ sonucuna varmıştır. Ankara 2. İdare Mahkemesi’nin vermiş olduğu karar bu sefer bankalar tarafından temyiz edilmiştir. Yapılan temyiz sonucunda Danıştay’ın ilgili dairesi Ankara 2.İdare Mahkemesi kararını ‘Onamıştır’. Danıştay tarafından ilgili kararın onanması ile Rekabet Kurulu kararı kesinleşmiştir.


Hukuka uygun bir rekabet ortamının kurulabilmesi için büyük bir adım atılmıştır. Peki tüketici, tacir ve kamu kurumlarının zararları ne olacaktır? Rekabet Kurulu kararının Danıştay tarafından da onanması ile 21/08/2007 ile 22/09/2011 tarihleri arasında mevduat, kredi ve kredi kartı hizmetlerinden faydalanan (konut kredisi, ihtiyaç kredisi, taşıt kredisi kullanan) herkes için kamuoyu tarafından 3 kat tazminat davası olarak da bilinen tazminat davası açma yolu açılmıştır. Hem de sadece uğranılan zararın değil o zararın 3 katının talep edilebileceği bir tazminat davası!


Şimdi bu davaya ilişkin ayrıntılara geçecek olursak öncelikle bu davaya 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’un 58. Maddesinde yer verilmiştir. İlgili maddeye göre bu davanın açılabilmesi için gereken ilk koşul bir kasıt veya ağır ihmalin varlığıdır. Ki bu durum Rekabet Kurulu kararı ile sabittir. Bankalar durduk yere veya yaratacağı etkinin farkında olmaksızın böyle bir anlaşma içerisine girmemişlerdir. Söz konusu anlaşma ve uyumlu eylemin yaratacağı sonuç kasten istenmiştir. Bu bilinçli bir ihlaldir.


İhlal sonucunda zarar görenlere normalde uygulanması gerekenin çok üzerinde bir faiz uygulanmıştır. Bu davayı tüketiciler, tacirler ve kamu kurumları açabilir. Ancak tarih konusuna dikkat edilmesi gerekmektedir. Söz konusu tacir, tüketici ve kamu kurumları 21.08.2007 ile 22.09.2011 tarihleri arasında mevduat, kredi ve kredi kartı hizmetlerinden yararlanmış olmalıdırlar. Örneğin bu tarihler arasında konut kredisi kullanmış olan biri için krediyi kullanmış olduğu banka ihlalde bulunan 12 bankadan biri olduğu taktirde bu davayı açmak için hiçbir engel bulunmamaktadır.


Peki dava kime yöneltilmelidir? Bu noktada akla söz konusu işlemin muhatabı banka kim ise karşı tarafın da o olması gerektiği gelebilir. Ancak anlaşma ve uyumlu eylem denilen müessese tek taraflı bir işlem değildir. Yani piyasada yaratılan bu durumun tek sorumlusu sizin kredi kullandığınız ya da işlem yaptığınız banka değildir. 12 bankanın 12’isi de söz konusu zarara uğramanızda etki sahibidir. O nedenle davanın 12 bankaya da yöneltilmesi gerekmektedir.


Hangi mahkemede bu davanın açılabileceğine değinecek olursak eğer söz konusu işlemin tarafı bir tüketici ise görevli mahkeme tüketici mahkemeleri, tacir ise ticaret mahkemeleri, kamu kurumu ise Asliye Hukuk Mahkemeleri olacaktır. Açılacak olan tazminat davası kapsamında bankalar ihlalin her aşamasına katılmamış olduklarını iddia etseler bile rekabet hukukuna hakim olan ilkeler uyarınca ihlalin bütününden eşit derecede sorumlu tutulacaklardır. Söz konusu uyumlu eyleme katılma tarihlerinin farklı olması sonucu değiştirmeyecektir.


Madem karar 2013 yılında verildi bunca zaman niye hiç dava açılmadı diye düşünebilirsiniz. 2013’ten bu yana dava açılmamış olmasının nedeni Rekabet Kurulu kararının yargı karşısında kesinleşmemiş olmasıdır. Karar Danıştay’da geçtiğimiz günlerde onanmıştır. Rekabet Kurulu kararları kapsamında tazminat davasının açılabilmesinin ön koşulu verilen kararın kesinleşmiş olmasıdır. O nedenle 2013’ten bu yana dava açılmamış olması akla başka herhangi bir soruyu getirmemelidir.


Bu davayı açabilmek için uygulanacak olan zaman aşımı genel hükümlere tabidir yani 10 yıldır. 10 yıllık süre Rekabet Kurulu kararının kesinleşmiş olduğu tarihten itibaren işlemeye başlamıştır. O nedenle söz konusu dönemde işlem yaptığı için zarar görmüş olan herkesin bir an önce dava açmasında yarar bulunmaktadır.


Dava açmanın getireceği yargılama masraflarının size geri adım attırmasına izin vermeyin. Şöyle ki; tüketiciler dava açarken sadece masrafları karşılamakla yükümlü olacaklardır. Tacirler dava değeri üzerinden belli bir harca tabi tutulacaktır. O nedenle özellikle tüketicilerin çekimser davranmasını gerektirecek meblağlar söz konusu değildir.


21.08.2007 ile 22.09.2011 tarihleri arasında karara konu 12 banka ile işlem yapan ve zarar gören sayısı oldukça yüksektir. Bu durum dosya sayısı her geçen gün artan mahkemeleri daha da zor duruma düşürecektir. O nedenle bu tarihler arasında işlem yapan herkesin olabildiğince hızlı bir şekilde yargı yoluna başvurması bu konuda sonuç alınmasını hızlandıracaktır.


Yasal Uyarı: İşbu makale başka bir internet sitesinde ancak makalenin yer aldığı internet adresi linkini içeren aşağıdaki ifadeye yazının başında veya sonunda belirgin bir şekilde yer verilmesi şartıyla yeniden yayımlanabilir veya basılabilir.



Öne Çıkanlar
Son Paylaşımlar
Arşiv
Anahtar Kelime Ara
bottom of page